Dokurcun

YALAN HEYKELİ / seyyit nezir

                             — İlhan Selçuk için

Üsküdar’daki vapur leşi gözünde mi battı

Sabahın köründe ne işin var Perpa’da?

Cumhuriyet’in adını kınından çekmiş

En eski bir okur böyle soruyor, devrana gurur,

Üstelik manşetten yürüyor ayazda kentin alnına

Tekel işsizler ordusu gül çadırlarda dünkü sloganla.

 

Açıkağda kitap yüzü şair olsam yitirdim papatyamı derdim

Bir de seçkibir kapısında kilitli kalmadım mı şiirle sana

Dahası yepyeni ve sunturlu imgelerin kara deliklerinde!

Ama ben altmış yıl kör coşkularla hep özlemiş

Fırsattır kimileyin rakıya türküler sarınıp saz eşliğinde

Gencecikten Ergenekon, dedim ki hep buradaydım.

 

Yaslı geldim yalanla dönüyorum, elimde kablosuz

Çocuklardan ikinci el aptal bir bilgisayarla bu iş elbet bu kadar

Yetişkin ve sağlam teknik eleman olarak ceren soylu kızlar

Detektif arıyoruz biz de, aşkı bir virüsle kaçırdılar çok kötü

Zincirleme uzayan yeşil solucanların çöpten yara sırtında

İşte bu, aradığım görevi buldum ben en sonunda, elimde kara kutu.

 

Şu da var ki Çetin Altan’ı geçen gün okudum da nice konserden sonra

Senin yalanın da bu dedim, traktörün piyanodan tekeri

Ama işte gerçek oldu diyor açıkça, ekin ektim bankalara

Küresel yazarlar büyüttüm roman gözaltı ve pişkin boyutlardan

Beterin beteri var tabii, şu durumsa yüzde yapışık ve sündük sakal

Ne var bunda, tekerler ağıllarda yeni kuşak veletlere olduysa bateri.

 

Bunca sözü söyledim yekten yalan olarak temiz bir sayfaya

Daha bu sabah, üstüne bir de Turhan Selçuk öldü, koyu isten çivit çizgileri

Hacıbektaş kır müzesini boyadı Kızılbaş renklerle boydan boya tam Abdülcanbaz’a göre

Sonra iki asker şehit. Bir asker intihar etti. Bu ölümler kimden yana

Ben bir yalan heykeli diktim bu sabah hem de aşk için ama işim çok zor

Kimi saklıyor hangi özgürlüğün karanfili bu taş atan çocukların lirik elleri

Daha ne heykelleri var bu ülkenin dikilecek, hayatı külli yalan ve töre.

 

En son üç koca yalan: Bir, deprem falan yok

Kırılacak neresi kaldı ülkenin korkmayın.

İki, Taraf haklı, bütün kamyonlar sivil kalsın

Askerî teçhizat ve cephaneyse hep tanklara!

Üç, takvimler boyu: Pencere hep İlhan Selçuk’un

Manzara tekel işçilerinin olsun.

Paylaş